split Tyrkisk
4 oversættelser
| Oversættelse | Kontekst | Lyd |
|---|---|---|
|
bölme
almindelig
🇪🇸 The split of the bill was fair.
🇹🇷 Hesabın bölünmesi adil oldu.
🇪🇸 There was a split in the team due to disagreements.
🇹🇷 Takımda anlaşmazlıklar nedeniyle bir bölünme oldu.
|
standard sprog | |
|
ayrılma
almindelig
🇪🇸 The split of their partnership was surprising.
🇹🇷 Ortaklıklarının ayrılması şaşırtıcıydı.
🇪🇸 After the split, they went separate ways.
🇹🇷 Ayrıldıktan sonra ayrı yollara gittiler.
|
daglig brug | |
|
bölmek
almindelig
🇪🇸 The software allows you to split files easily.
🇹🇷 Yazılım, dosyaları kolayca bölmenize olanak tanır.
🇪🇸 Split the data into two groups for analysis.
🇹🇷 Veriyi iki gruba bölünüz analiz için.
|
teknisk | |
|
çatlak
sjælden
🇪🇸 A crack appeared in the wall after the split.
🇹🇷 Duvarda çatlak oluştu, bölünmeden sonra.
🇪🇸 The split revealed a hidden fault in the rock.
🇹🇷 Bölünme, kayada gizli bir hatayı ortaya çıkardı.
|
litterær |